BARTIN’ın Amasra ilçesinde 41 emekçinin hayatını kaybettiği maden kazası, Soma maden faciasını yine hatırlattı. Bundan 8 yıl evvel 13 Mayıs 2014’te meydana gelen ve 301 kişinin vefatıyla cumhuriyet tarihinin en büyük maden kazası olarak tarihe geçen Soma maden faciasından sağ kurtulanlar o günleri anlattı. Maden faciasından kendi imkanıyla 11 saat sonra çıkan Ahmet İren (43) ve kazadan vardiya değişikliği yaptığı için kurtulan Sami Yavuz (53), Bartın’da maden kazası olduğu haberiyle sarsıldıklarını belirtip, o günü tekrar yaşadıklarını söyledi.
Bartın’ın Amasra ilçesindeki 41 emekçinin hayatını kaybettiği maden kazası, bundan 8 yıl evvel 13 Mayıs 2014’te meydana gelen ve 301 kişinin vefatıyla sonuçlanan Soma maden faciasını yine gündeme getirdi. Üzerinden yıllar geçse de acısı yüreklerde daima taze kalan ve Türkiye tarihinin en büyük maden kazası olarak tarihe geçen Soma maden faciasından sağ kurtulanlar o günleri anlattı. Kazadan 11 saat sonra kendi imkanıyla kurtulan Ahmet İren, yanında hayatını kaybeden arkadaşları nedeniyle yaşadığı ruhsal problemlerle 6 yıl süren çabasının akabinde 7 yıl sonra yine madende çalışmaya başladığını söyledi. Evli ve 3 çocuk babası İren, “Olay birinci yaşandığında boyutlarının bu kadar büyük olduğunun farkına varmadık. Sonradan çok büyük bir olay olduğunu öğrendik. O gün, orada can pazarı yaşandı. Yaşadığımız o saatler bizi bitirdi, çok berbattı. Çok büyük bir acı yaşadık. Ben ve bir arkadaşım madenden yaklaşık 11 saat sonra kendi gayretimizle çıktık. Bir galeride 140 bireydik, 30’a yakın arkadaşımız vefat etti. Birtakım arkadaşlarımızın maskeleri çalışmadı. Bakımı yapılmamış, tarihi geçen, tozlu maskeler vardı. Onlar yanımızda can verdi, bir şey yapamadık. Üste çıktığımızda yalnızca bizim galeride ölenler olmadığını, 301 canın gittiğini öğrendim ve çok etkilendim” dedi.
‘BARTIN’DAKİ MADEN KAZASINI GÖRÜNCE AĞLADIM’Bartın’daki maden kazasını duyduğu günden itibaren berbat günler geçirdiğini tabir eden İren, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Soma’da üste çıkarken maske takmıştık ve önümüzü görmüyorduk. Yanlarından geçerken kimi arkadaşlarımızın yardım için attığı çığlıkları duyduk lakin bir şey yapamadık. Elimizden bir şey gelmiyordu. Çıkabilmek için yaklaşık 45 dakikalık bir süremiz vardı. Vakitle yarışıyorduk. Ruhsal olarak da bitik bir haldeydim. Olaydan sonra 7 yıl çalışmadım. 7 yıl sonra hayat koşullarından ötürü tekrar madene indim. Mecburum, bakmakla yükümlü olduğum 3 çocuğum ve ailem var. Alışılmış o günleri hatırlıyoruz lakin ruhsal olarak da alışmak zorunda kaldım. 1,5 yıl evvel tedavimi sonlandırdım. Bartın’daki olayı televizyonda izlerken, 301 kişinin öldüğü o güne, Soma faciasına geri döndüm, ağladım. Beynim o günü bana tekrar yaşattı. 2 gündür çok makus durumdayım. Hissettiklerimi nasıl anlatacağımı bile bilmiyorum.”‘YARALI VE VEFAT EDEN ARKADAŞLARIMIZ TANINMAZ BİR HALDEYDİ’Soma’daki faciadan vardiya değişikliği ile kıl hissesi kurtulduğunu ve daha sonra madene dönerek, arkadaşlarını kurtarma çalışmalarına katıldığını belirten 2 çocuk babası Sami Yavuz ise “Soma’daki facia yaşandığında vardiya değişikliği yaptığım için evdeydim. Duyar duymaz çabucak madene geldim. Yaralı ve vefat eden arkadaşlarımız tanınmaz bir haldeydi. Arkadaşlarımı o halde görünce şok oldum ve kendime gelemedim. İstekli olarak yer altına girip, kurtarma çalışmalarına katıldım. Arkadaşlarımız kapkara olmuşlardı, kimisinin ağzından, kimisinin de burnundan kan gelmişti. Arkadaşlarım meyyit olarak çıktı, biz kurtulduk. Allah’a şükür daha yiyecek ekmeğimiz varmış” dedi.’ÖLÜ SAYISI SOMA FACİASI KADAR OLMASIN DİYE DUA ETTİM’Yaşanan olaydan sonra maden emekçisi olarak çalışmayı bıraktığını anlatan Yavuz, “Madene devam etmedim. İnşaat işiyle uğraşıyorum. Olaydan sonra madenden soğudum. Arkadaşları o halde görünce ‘maden benim için artık bitmiştir’ dedim. Bartın’daki kazayı duyunca çok üzüldüm. O günü, arkadaşlarımı hatırladım. Ailelerinin ne halde olabilecekleri aklıma geldi. Allah yardımcıları olsun. Birinci duyunca ‘eyvah’ dedim. Meyyit sayısı Soma faciası kadar olmasın diye dua ettim. Allah hayatını kaybeden madencilerin ailelerine sabır versin. İmkanım olsa oraya yardıma giderdim lakin imkanım olmadığı için gidemedim” diye konuştu.
